Özet
Kişiler, gümrük işlemlerini kanunlarla tespit edilen kurallara uygun olarak gerçekleştirmek zorundadırlar. Ancak bazen istemeden de olsa hatalar yapılabilmekte ve bunun sonucu olarak müeyyideler ile karşılaşıla bilinmektedir. Bu müeyyideler, yapılan hatanın niteliğine göre kabahat olarak değerlendirilip idari bir yaptırım (para cezaları) olabileceği gibi adli bir yaptırım (hapis cezaları) da olabilir. Bu yazımızda idari yaptırım türü olan USULSÜZLÜK CEZALARINI Kabahatler Kanunu kapsamında inceleyerek, son zamanlarda gümrük işlemleri üzerine yapılan denetimlerde sıklıkla karşılaşılan ve ceza kararlarına konu olan, aslında tek bir hatalı fiilin birden fazla cezai durum oluşturması noktasında kanundaki hükmün uygulanma esaslarına dikkat çekilmek istenilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Gümrük Cezaları, İdari Yaptırım Kararları, Kabahatler Kanunu, Usulsüzlük Cezaları.
1. Giriş
Ülkemiz gümrük mevzuatının bel kemiği olan 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nda, gümrük işlemlerinde uyulması gereken kurallar belirtilmiş olup bu kurallara riayet edilmemesi halinde uygulanacak cezalar 234 ila 241 Maddeler arasında düzenlenmiştir. Bunlar idari yaptırım cezalarıdır ve müeyyidesi de idari para cezasıdır.
Bir de adli suçlar vardır ki bunlar 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında değerlendirilir ve kanuna aykırı davrananlar için adli merciler tarafından işlem yapılır.
1.2. İdari Para Cezaları için Kabahatler Kanunu Genel Hükümlerinin Uygulanması
Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün 2013/38 sayılı İdari Yaptırımlar konulu Genelgesinde, karşısında idari para cezası öngörülen fiiller kabahat olarak değerlendirilmiş ve idari para cezaları için 5326 sayılı Kabahatler Kanunu genel hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Aynı Genelgede, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun On birinci Kısmının “Vergi Kaybına Neden Olan İşlemlere Uygulanacak Cezalar” (Madde 234-238) başlıklı İkinci Bölümünde ve “Usulsüzlüklere İlişkin Cezalar” (Madde 239-241) başlıklı Üçüncü Bölümünde yer alan para cezaları ile ilgili olarak 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun genel hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtilmiş ve buna ilişkin esaslar açıklanmıştır.
1.2.1. Gümrük Kanunu 241. Maddenin 1.Fıkrasında Belirtilen Usulsüzlük Cezaları
Gümrük Kanunu’nun 241. Maddesi, vergi kaybına neden olmayan ancak usulsüzlük olarak tanımlanan fiilleri içermektedir. Bu maddenin 1. Fıkrasında yer alan filler Gümrük Yönetmeliği eki EK82 de listelenmiş olup her birine uygulanacak müeyyide 2022 yılı için 235 TL idari para cezasıdır. Bunlar;
1-Yükümlünün gümrük idarelerinin istediği bilgileri verme yükümlülüğünden kaçınması.
2-Yönetmeliğin 72 ila 72/T maddeleri hükümlerine uyulmaması
3-Özet beyan iptali (yükümlünün hatasından kaynaklanması hali).
4-Beyanname iptali (yükümlünün hatasından kaynaklanması hali).
5-Beyannameye eklenmesi gereken belgelerin süresi içerisinde ibraz edilmemesi.
6-Navlun faturası ve/veya sigorta poliçesinin mevcudiyetine rağmen ibraz edilmemesi.
7-Ceza gerektiren başkaca bir durum bulunmaması kaydıyla, Gümrük Beyannamesinin Ek-14’e uygun olarak doldurulmaması.
8-Gümrük beyannamesinin "İstatistiki Kıymet" kutusuna toplam fatura bedelinin ABD doları cinsinden yazılmaması.
9-EUR.1, Form A, A.TR belgelerinin sonradan kontrol sonucunda mevcut olduklarının ancak beyanname ekinde olmadıklarının tespiti.
10-Yaygın Basitleştirilmiş Usul uygulamalarında süre ihlali.
11-Tam beyanlı yaygın basitleştirilmiş usul kapsamında yürütülen işlemler hariç olmak üzere, beyanın kontrolü sonucunda Kanunun 234’üncü maddesinde bahsi geçen aykırılıkların vergi farkı yaratmaması veya %5’i aşmayan vergi farkı yaratması.
12-....yürürlükten kaldırılmıştır.
13-....yürürlükten kaldırılmıştır.
14-....yürürlükten kaldırılmıştır.
15-İhracat eşyasının taşınması durumu hariç ulusal transit rejimi kapsamındaki transit beyannamesinde varış (çıkış) gümrük idaresi değişikliği.
16- .....yürürlükten kaldırılmıştır.
17-Antrepo rejimine ilişkin beyannamede eşyanın farklı bir G.T.İ.P de beyan edildiğinin tespiti.
18-Rafinerilerde yapılan yıl sonu muvazene işlemlerinde mücbir sebebe dayanmayan farklılık bulunması.
19-Dahilde işleme izni kapsamında ihracı öngörülen işlem görmüş ürüne ait ihracat beyannamesinin tescilinden sonra gerekli bilgi ve belgeler ibraz edilmek suretiyle ilgili ihracat beyannamesine ilişkin olarak izinde revize talebinde bulunulması.
20-Dahilde İşleme İzni taahhüt hesabının kapatılması başvurusu için öngörülen sürenin ihlali.
21-Dahilde İşleme İzin Belgesi kapsamında işlem gören gümrük beyannamesi satır kodu ve/veya muafiyet kodu değişiklikleri.
22-Dahilde İşleme İzin süresi bitiminden sonra ancak proje süresi içerisinde yapılan ek süre müracaatlarında izin süresinin proje süresine göre uzatılması.
23-Geçici ithalata konu eşyanın Ekonomik Etkili Gümrük Rejimleri İzin Formunda belirtilen gümrük idaresinden farklı bir gümrük idaresinden yeniden ihraç edilmesi ya da başka bir gümrükçe onaylanmış işlem veya kullanıma tabi tutulması.
24-A.TR, EUR.1/EUR.MED, fatura beyanı/EUR.MED fatura beyanı ve Form A belgelerinin ilgili Bakanlar Kurulu kararı veya ilgili yönetmeliklerde yer alan hükümlere uygun olmayan şekilde düzenlenmiş olduklarının tespiti.
25-Geçici ithal edilen ambalajlar için beyan yükümlülüğüne uyulmaması.
26-Geçici ihracat eşyasının, üç yıllık süre ile varsa gümrükçe verilen ek süreler bitiminde geri getirilmediğinin tespit edilmesi.
27-Geçici ihracatın süresini aşarak kesin ihracata dönüştürülmesi.
28-Gümrük Statü Belgesinde düzeltme yapılması.
29-Serbest bölgeye eşya girişinde ve çıkışında bilgilerin envanter defterlerine süresi içerisinde işlenmemesi.
30-İhracat hükmünde teslim edilen akaryakıt ve kumanya için düzenlenen gümrük beyannamesinin öngörülen süreyi aşarak verilmesi.
31-Stajyerlerin ve gümrük müşavir yardımcılarının işe başlayış ve ayrılış bildirimlerinin öngörülen sürede yapılmaması.
32-Gümrük müşavirlerinin şahıslarına ve şirketlerine ait bildirimlerin öngörülen sürede yapılmaması.
33-Firma dosyası değişikliği ve diğer haller için öngörülen beyanların süresinde yapılmaması
34-Götürü teminattan yararlanma yükümlülüklerinin süresi içinde yerine getirilmemesi.
35-Götürü teminattan yararlanan yükümlülerin süresi içinde teminatını güncellenmemesi.
36- .....yürürlükten kaldırılmıştır.
37-Nihai kullanım izin hak sahibince izin belgesinde öngörülen sürenin sona ermesinden itibaren otuz günlük sürenin geçirilerek izni veren gümrük idaresine müracaat edilmesi.
38-Nihai kullanım izin belgesinin iptali (yükümlünün hatasından kaynaklanması hali).
39-Gümrük Kanunu’nun Geçici 6’ncı maddesinin onuncu fıkrası uyarınca uygun bulunan Asgari Ücret Tarifesine uyulmaması (Her bir Asgari Ücret Tarifesi konusu itibariyle ayrı ayrı).
40-Yetkilendirilmiş Gümrük Müşavirleri tarafından düzenlenen raporların süresi içinde sunulmaması.
41-Yolcu beraberi eşya muafiyetinin uygulanmasında limit fazlası eşya getirilmesi
42-Antrepo, geçici depolama yerleri ve gümrük idaresince eşya konulmasına izin verilen yerlere alınan eşyanın düzenli ve sayılabilecek şekilde depolanmaması.
43-Varış bildiriminin, taşıma aracının eşyanın boşaltılacağı gümrük idaresine ulaşmasından sonraki altı saatten daha sonra verilmesi.
44-Çıkış bildiriminin, taşıtın Türkiye Gümrük Bölgesini terk etmesinden sonra verilmesi.
45-Özet beyanın Ek-10'a uygun olarak doldurulmaması.
46-Varış bildiriminin, öncesinde verilmiş olan özet beyanların tespiti için gereken bilgileri içermemesi.
47-Çıkış bildiriminin, öncesinde verilmiş olan gümrük beyannamesi, beyanname yerine geçen belge veya özet beyanın tespiti için gereken bilgileri içermemesi.
48-Yönetmeliğin 72/Ş maddesinin üçüncü fıkrasına dayanılarak belirlenen liman hizmetleri azami bedellerine ilişkin yapılan düzenlemelere uyulmaması
49-Yönetmeliğin 333’üncü maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında belirtilen sürelerin aşılması (aşılan her gün için)
50-Antrepo işleticilerince antrepo stok kayıtlarının Yönetmeliğin 536 ve 537 inci maddelerine uygun şekilde güncellenmemesi.
51-Havalimanlarında hizmet veren geçici depolama yeri ve antrepo işleticilerinin serbest zaman uygulaması kapsamında Bakanlıkça yapılan düzenlemelere uymaması.
52-Tek Pencere Sistemi üzerinden verilen dâhilde işleme, geçici ithalat, gümrük kontrolü altında işleme ve hariçte işleme izinlerinin kullanılmamasından dolayı gümrük idarelerince iptali.
53-Gümrük kontrolü altında işleme rejiminin ibrasına yönelik olarak yetkilendirilmiş gümrük müşavirince düzenlenen tespit raporunun süresi aşılarak gümrük idaresine sunulması. (aşılan her ay için)
54-Ceza gerektiren başka bir durum bulunmaması ve mahiyeti ayrı olmak kaydıyla, gümrük beyannamesinde düzetme yapılması.
55-Geçici ithal edilen konteyner için düzenlenmiş olan Giriş Konteyner Kayıt ve Takip Formunun yükümlünün hatasından dolayı iptal edilmesi.
56-Konteyner muhteviyatı eşya ile ilgili doğabilecek cezai hükümler saklı kalmak kaydıyla, geçici ithal edilen konteyner süresi içerisinde yurtdışı edilmekle birlikte konteyner için düzenlenmiş olan Giriş Konteyner Kayıt ve Takip Formunda konteyner numarasının beyan edilmediği veya yanlış konteyner numarasının beyan edildiği durumda Giriş Konteyner Kayıt ve Takip Formunda konteyner numarasına ilişkin düzeltme yapılması.
1.3. Kabahatler Kanunu’nun 15. Maddesi
Gümrük Yönetmeliği eki EK82 de yer alan ve usulsüzlük olarak nitelendirilen bu fiiller, Kabahatler Kanunu kapsamında değerlendirilmektedir. Kabahatler Kanunu’nda kabahati oluşturan fiiller üzerine uygulama esasları anlatılırken 15. Madde dikkat çekmektedir;
(1) Bir fiil ile birden fazla kabahatin işlenmesi halinde bu kabahatlere ilişkin tanımlarda sadece idarî para cezası öngörülmüşse, en ağır idarî para cezası verilir. Bu kabahatlerle ilgili olarak kanunda idarî para cezasından başka idarî yaptırımlar da öngörülmüş ise, bu yaptırımların her birinin uygulanmasına karar verilir.
(2) Aynı kabahatin birden fazla işlenmesi halinde her bir kabahatle ilgili olarak ayrı ayrı idarî para cezası verilir. Kesintisiz fiille işlenebilen kabahatlerde, bu nedenle idarî yaptırım kararı verilinceye kadar fiil tek sayılır.
(3) Bir fiil hem kabahat hem de suç olarak tanımlanmış ise, sadece suçtan dolayı yaptırım uygulanabilir. Ancak, suçtan dolayı yaptırım uygulanamayan hallerde kabahat dolayısıyla yaptırım uygulanır.
2. fıkrada yer alan “kesintisiz fiil” kavramı, Gümrük Kanunu 241/1.deki listede (G.Y. EK82) yer alana fiillere uygulanacak müeyyidenin tespiti bakımından önemli bir kırılma noktasıdır.
Bu tespiti bir örnek ile açıklamaya çalışalım;
Yukarıda yer alan EK 82 listesinde “7- Ceza gerektiren başkaca bir durum bulunmaması kaydıyla, Gümrük Beyannamesinin Ek-14’e uygun olarak doldurulmaması.” fiili yer almaktadır.
Dış ticaret faaliyetleri kapsamında Türkiye’ye giriş veya Türkiye’den çıkış yapacak olan eşyanın gümrük işlemlerinin yapılabilmesi için, bu eşya ve yapılan dış ticaret işlemi hakkında gümrük idaresine detaylı bir bildirimde bulunulması gereklidir. Bu bildirime “gümrük beyanı” denir. Beyan, yazılı ve sözlü olarak yapılabilir. Yazılı gümrük beyanı, “gümrük beyannamesi” düzenlenerek yapılır. Gümrük beyannamesinin şekli, hangi bilgileri içereceği ve nasıl doldurulacağı gümrük mevzuatı ile belirlenir Gümrük Beyannamesinin düzenlenme usulü, Gümrük Yönetmeliği eki EK 14 ‘de belirtilmiş olup bu usullerin dışında hareket edilmesi durumunda yukarıda anlatıldığı üzere Usulsüzlük Cezası tatbik edilir.
Gümrük Beyannamesinin 9 nolu kutusu için Ek 14’deki talimat;
İhracatçının / İthalatçının yeminli mali müşavirinin veya mali müşavirinin ya da serbest muhasebecisinin adı, soyadı ve vergi numarası yazılır.” şeklindedir.
Bu bilgi firmadan temin edilir ve bu alana kaydedilir. “Mali Sorumlu Kişi” bilgisinde değişiklik olmadığı sürece de gümrük beyannamesinin 9 nolu hanesinde aynı bilgi beyan edilmeye devam edilecektir. Bu fiil uygulama olarak süreklilik göstermektedir. Dolayısıyla bilginin yanlış olması, beyanın da hatalı olmasına sebebiyet verdiği için Mali Sorumlu Kişi” alanındaki beyan ile tescil alınan tüm beyannamelerde aynı hata tekrarlanmaya devam edecektir.
Yukarıdaki örnekte, Kabahatler Kanunu 15/2. deki “Aynı kabahatin birden fazla işlenmesi halinde her bir kabahatle ilgili olarak ayrı ayrı idarî para cezası verilir” hükmüne istinaden tescil alınan her bir beyanname için ayrı ayrı idari para cezası düzenlenecektir. Ancak aynı maddenin devamında yer alan “Kesintisiz fiille işlenebilen kabahatlerde, bu nedenle idarî yaptırım kararı verilinceye kadar fiil tek sayılır” hükmüne göre “kesintisiz fiil” kavramı üzerinden değerlendirilerek idari yaptırım kararı verilinceye kadar tek kabahat sayılıp tek bir idari para cezası verilebilir mi? Bunu cevaplayabilmek için önce “kesintisiz fiil” kavramını incelemek gereklidir.
1.3.1. “Kesintisiz Fiil” Kavramı
“Kesintisiz fil” kavramı üzerine birçok görüş yayınlanmıştır. Ceza hukukunda da bu kavram için “kesintisiz suç”, “mütemadi suç”, gibi birçok tabir kullanılmıştır. Bir yayında; kesintisiz suçlar, suçun gerçekleşebilmesi için hareketten sonra neticenin bir süre devam etmesinin arandığı suçlardır [1] denilmektedir. Diğer bir yayında da bu açıklama desteklenmiş ve “kanuni tanımındaki hareketlerle neticeyi gerçekleştirdikten sonra, bir süre daha hareketlerine devam ederek, neticenin de bir süre daha devam etmesini sağladığı suç tipidir. Dolayısıyla kesintisiz suçta, suç tamamlandıktan sonra hem hareket hem de netice bir süre devam etmektedir”.[2] denilmektedir. Bazı yayınlarda da mütemadi suç tabiri kullanılmış ve “Mütemadi suçlar açısından hareketin süregelmesi söz konusudur. Yani doğal anlamda birden fazla hareket, tipik açıdan tek kabul edilmiştir[3] denilmiştir. Kesintisiz suçlar, suçun gerçekleşebilmesi için hareketten sonra neticenin bir süre devam etmesinin arandığı suçlardır.[4] Kesintisiz suçta hukuki zarar, suç tamamlandıktan sonra da devam eder.[5] Önemli olan, suç tipinde yer alan fiilin tanımlanma şekli olup, birden fazla hareket tek fiil olmaya elverişli bir şekilde formüle edilmişse, doğal anlamda birden fazla hareket bulunsa dahi hukuki anlamda tek fiil olarak kabul edilmelidir. Çok hareketli suçlarda, doğal anlamda birden fazla hareket bulunmasına rağmen suçun kanuni tarifinde bu hareketler ortak olarak değerlendirmeye tabi tutularak tek fiil olarak kabul edilmiştir.[6]
1.4. Sonuç ve Değerlendirme
Tüm bu görüşlerin ışığında yukarıdaki örneğimize dönecek olursak Mali Sorumlu Kişi hanesine yazılmak üzere bilgi alınması ve bu bilginin gümrük beyannamesindeki 9 nolu haneye kaydedilmesi ile başlayan fiil, beyannamenin tescil edilmesi ve sonrasında da bu bilginin sürekliliğine istinaden sonraki beyannamelerin de aynı beyan ile tescil edilmeye devam edilmesi ve bilginin hatalı olduğu öğrenilinceye/fark edilinceye kadar fiile devam edilmesi ile ilk tescilden itibaren son tescile kadar ki tüm beyannamelerde tekrarlayan hatalara sebep olmuştur. Bu açıklamaya ve yukarıdaki tanımlamalara istinaden bu hareket bütünlüğüne kesintisiz fiil demek mümkün gözükmektedir. Bu durumda ilk tescilden itibaren son tescile kadar ki tüm beyannameler için ayrı ayrı usulsüzlük cezası tatbik edilmesi yerine tüm bu sürecin kesintisiz fiil kavramında değerlendirilmesi ve tüm hatalı beyanlar için tek bir fiil kabul edilip buna göre de Kanunun 15/2. Maddesi esas alınarak tek bir usulsüzlük cezasının tatbik edilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Gümrük Yönetmeliği Eki EK 82 de yer alan ve usulsüzlük cezası tatbik edilmesini gerektiren fillerin tamamını kesintisiz fiil kapsamında değerlendirmek elbette mümkün değildir. Ancak özellikle listenin 7. Sırasında yer alan “Ceza gerektiren başkaca bir durum bulunmaması kaydıyla, Gümrük Beyannamesinin Ek-14’e uygun olarak doldurulmaması” fiilinin, kesintisiz fiil kapsamında değerlendirilebileceği noktasında başkaca tespitler yapmak mümkündür. Bu doğrultuda konunun daha iyi irdelenmesi ve gümrük işlemleri üzerine yapılan denetimler sırasında, gümrük beyannamesinin EK-14’e uygun doldurulmadığı yönündeki değerlendirmelerde ve düzenlenecek ceza kararlarında, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu 15/2. Maddesinde yer alan Kesintisiz Fiil kavramının göz ardı edilmemesi gerektiği kanaatindeyiz.
Kaynakça
- 4458 Sayılı Gümrük Kanunu, 04.11.1999 tarihli, 23866 sayılı Resmî Gazete
- Gümrük Yönetmeliği, 07.10.2009 tarihli, 27369 sayılı Resmî Gazete
- 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu, 31.03.20078 tarihli, 26479 sayılı Resmî Gazete
- 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu, 31.03.2005 tarihli, 25772 (mükerrer) sayılı Resmî Gazete
- T.C. Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü, 16.08.2013 tarihli 2013/38 sayılı Genelge
- ÖZTOP, Mustafa Necmettin. (2013). Yargıtay Kararları Işığında Zincirleme Suç, (2013). İstanbul: T.C. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Hukuk Bilim Dalı Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi
- BAYRAKLI, Hasan Hüseyin ve BOZDAĞ, Ahmet (2010). “Türk Ceza Hukukunda Teşebbüse Elverişlilik Sorunu ve Vergi Suçlarının Teşebbüse Elverişlilik Açısından Değerlendirilmesi”, Maliye Dergisi, Sayı 158, 1-653
- AKKAYA, Çetin (2019). “Suçların İçtimai Bağlamında Fiil Tekliği”, Uyuşmazlık Mahkemesi Dergisi, Sayı 13, 1-38
Comentários